Tarçınlı Akide
Şekerli yiyecekler tarihin başlangıcından itibaren insanların zayıf noktası olmuşlardır. Daha tarım hatta avlanma bile mümkün değilken insanlar henüz sadece toplayıcılıkla yiyeceklerini bulurlarken vakitlerini en tatlı ve sulu leziz meyveleri bulmak için harcıyorlar, bunun için kimi zaman hayatlarını tehlikeye atıyorlardı. Bal arılarının kovanları özellikle tehlikeli ama en çok aranan hedefler arasında yer alıyordu.
Tatlılara olan bu düşkünlüğümüz altında hiç şaşırtıcı değil. Içlerinde yüksek miktarda şeker içeren bu gıdalar özellikle de gün içerisinde hareket halinde olan insanlar için idealdir çünkü bol enerji verirler. Ayrıca şekerli gıdaların mutluluk verici özelliğini de göz ardı etmemek gerekir. Hangimiz koca bir parça çikolata ya da en sevdiğimiz şekeri yedikten sonra sıkıntımızın geçtiğini ve keyiflendiğimizi farketmemişizdir ki?
Toplumumuzda da tatlı düşkünlüğü diğer kültürlerden hiç geri kalmamıştır. Hatta Türk toplumunda ve kültüründe tatlıların diğerlerine kıyasla çok daha önemli bir yeri vardır. Tatlı bizler için tek başına yenen lezzetli yiyecekler olmanın çok daha ötesindedir. Bizim geleneklerimiz tatlının sevdiğimiz, saydığımız ya da önemsediğimiz insanlarla paylaşılmasını gerektirir. Sevdiğimiz insanların evlerine giderken muhakkak bir kutu çikolata ya da lokumu yanımızda götürürüz, sevdiklerimiz bizim evlerimize geldiklerinde ise onlara en iyi tatlıların ikramlarını yaparız. Eğer yemeğe geldilerse bu genelde zahmetli ve lüks malzemelerle yapılan özenli bir tatlı olur, sadece oturmaya geldilerse ikram şeker ya da çikolata şeklinde olur.
Tatlı ikram edilmesi misafirlere evlerimizde olmalarından mutluluk duyduğumuzu ve onları önemsediğimizi göstermenin bir yoludur. “Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım” cümlesi geleneklerimizde tatlının güzel sohbetler ettiğimiz ve önem verdiğimiz kişilerle yenmesini gerektiğini düşündüğümüzü vurgular.
Misafilere ikram edilecek tatlıların kolay bir şekilde elle yenilebilmesi gerekir. Misafire zorluk çıkarmamalı, ellerini yıkamak zorunda bırakmamalıdır. Bu nedenle de lokum, paketli çikolata gibi ikramlıklar tercih edilir. Bunlardan tarihimizde en eskiye kadar takip edebildiğimizi de akide şekeridir.
Akide şekeri kökeni Osmanlı’ya dayanan, çocuk büyük herkesin tutkunu olduğu nefis bir tatlıdır. Sert bir şeker olan akide şekeri ağızda yavaş yavaş erir, uzun süreli mutluluk kaynağıdır
Akide şekeri Osmanlı’da yeniçerilerin barışçıl amaçlarla geldiklerini göstermek için yanlarında getirdikleri bir tatlıydı. Günümüzde ise bayramlarda ve başka özel günlerde alınan, cam kaselerin içinde rengarenk karışımları konulan ve sadece görüntüsüyle bile herkesin iştahını açan tatlılar haline gelmişlerdir.
Akide şekerinin içindeki malzemer kolay bulunur, mütevazı ve az sayıdadır. Yapımı için sadece toz şeker ve bir miktar su yeterlidir.isteğe bağlı olarak içine farklı tat katıcı malzemeler de eklenebilir. Fakat bu malzemeler olmadığında dahi akide şekeri son derece leziz ve keyif verici bir şekerdir.
Malzemeleri kolay bulunur olsa da akide şekerinin yapımı uzmanlık ve deneyim ister. Yanlış giden tek bir adım şekerin tadında ve yapısında bozulmaya yol açabilir. Büyük kazanlarda bir miktar su ile karıştırılan toz şeker yüksek ateşte eritilir. Eriyen şeker yaklaşık 40 dakika boyunca kaynamaya bırakılır. Bu süre içinde içine farklı tatlar ve dokular için malzemer konulabilir. Meyve aromaları, doğal gıda boyaları, fındık ya da fıstık gibi malzemelerin dışında yoğun kokulu egzotik baharatlar da akide şekerinin tadını tamamlaycak doğru materyallerdir.
Soğuduktan sonra şekil verilen akide şekerleri sertleşerek yemeye hazır hale gelir. Günümüzde pek çok akide şekeri maalesef glikoz şurubuyla yapılmaktadır. Bu şekerler görüntü olarak gerçek pancar şekeriyle yapılan akide şekerlerine benzese de tat olarak farklılıkları çok barizdir.
Toz şekerden yapılmış, taze ve lezzetli akide şekerleri için çerezciyiz.biz’den siparişlerinizi verebilirsimiz. Pek çok farklı tatta, taptaze ve kaliteli akide şekerleri sadece tek bir tık uzağınızda sizi bekliyor. Akide şekerinde tazelik tadı ve dokuyu direkt olarak etkileyen bir unsurdur. Yeterince taze olmayan akide şekerlerinin dışında yapışkan bir doku oluşur, içi kristallenir ve yumuşar, yemesi keyif vermez.
Farklı tattaki akide şekerlerimizden özellikle de keskin tatları ve baharatları sevenlere tarçınlı akide şekerimizi öneriyoruz. Koyu kırmızı rengi ve sizi çocukluğunuza yollayacak tadıyla tarçınlı akide şekerimiz favorilerinizden biri haline gelecek. Ağızda eriyen, kıtır kıtırı nefis tarçınlı akide için çerezciyiz.biz’den sipariş verip en kısa süre içinde şekerinizi kapınızdan alabilirsiniz.
Türk ve Osmanlı mutfağının eskimeyen şekerleme türlerinden olan akide şekeri çeşitlerini sizler için paketliyoruz. Çocuklarınız bu şekerleri unutamayacak!
Özbeyoğlu Kuruyemiş'in 1955'ten bu yana tarladan fabrikaya, fabrikadan özenle doğallığını bozmadan temizleyip tasnif ettiğini mis gibi doğal yemişler; şimdi bir tıkla evinizde.
GÜVENLE ve AFİYETLE YİYİN..